Avukata Sor Whatsapp Üzerinde Sor [email protected]
 

ANLAŞMALI BOŞANMA DAVALARINDA HUKUKİ SÜREÇ

ANLAŞMALI BOŞANMA

Dünyada ve ülkemizde yaşanan salgın hastalık (Covid 19) , ekonomik sıkıntılar ve bunların etkisi ile evlilik birliği içindeki eşler arasında yaşanan geçimsizlikler sebebiyle ülkemizde boşanma davaları bir önceki yıllara göre aşırı oranda artmış ve taraflar boşanma talepleri ile boşanma davası açmak zorunda kalmışlardır. Ülkemizde yaşanan pandemi dolayısı ile adliyelerin belli süre kapanması veya mahkemelerin yavaş işleyişi sebebi ile daha da yavaş işleyen yargı sistemi karşısında boşanma davası açmak isteyen taraflar şiddetli geçimsizlikten kaynaklı boşanma davası yerine anlaşmalı boşanma davası açmak istemektedir. Müvekkillerimizin ve sitemizi ziyaret eden ziyaretçilerimizin anlaşmalı boşanma davası hakkında bilgilendirilmesi amacı ile iş bu yazı büromuzca kaleme alınmıştır.

Boşanma davaları çekişmeli ve anlaşmalı boşanma davaları olarak öncelikle ikiye ayrılmaktadır. Çekişmeli boşanma davası adından da anlaşılacağı üzere tarafların boşanma ve ferileri üzerinde anlaşmadığı-anlaşamadığı boşanma davalarıdır. Ancak bu husus yazımızın konusu değildir. Bu yazımızda anlaşmalı boşanma davaları ve şartları genel hatları ile ele alınacaktır.

YASAL DAYANAK ; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 166 maddesi anlaşmalı boşanma davalarının yasal dayanağıdır. TMK 166 maddeye göre;

Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.

Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.

Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.

Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.

TMK 166/3 de görüleceği üzere anlaşmalı boşanma davası şartları ayrıntılı şekilde düzenlenmiştir.Kanunun ilgili maddesinde yer alan anlaşmalı boşanma şartlarına sahip olmayan kişiler açısından anlaşmalı boşanma davası açabilmek mümkün değildir. Bu kişileri tarafından açılan davalar hakim tarafından resen çekişmeli boşanma davası olarak yürütülecektir.

ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASI ŞARTLARI

EN AZ BİR YIL EVLİ KALMAK .Kanun metninden de açıkça anlaşılacağı üzere dava açılış tarihi itibari ile evliliğini anlaşmalı boşanma yolu ile sonlandırmak isteyen eşlerin öncelikle en az bir yıl evli kalmış olmaları gerekmektedir. Dava açılış tarihi itibari ile evlilik birliği en az bir yıl sürmedi ise taraflar her ne kadar davasını anlaşmalı boşanma olarak nitelendirse ise de hakim davayı resen çekişmeli boşanma davası usullerine göre sonuçlandıracaktır. Ancak dava açıldıktan sonra karar verilmeden önce 1 yıllık sürenin dolması halinde taraflar aşağıda açıklayacağımız protokolü

düzenleyerek anlaşmalı boşanabilmektedir. Bir yıllık süre dolmadı ise eşler boşanamayacak mıdır? Bu konu eşler arasında yanlış bilinmeketedir. Bu husus ayrı bir makale konusu olup ayrıca bu konuda makale 1 yayınlanacaktır.Kısaca belirtmek isteriz ki 1 yıllık sürenin dolmamış olması halinde Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2014/18466 Esas 2015/2655 Karar sayılı kararında açıkça belirtildiği üzere evlilik birliği 1 yılını doldurmamış olsa da evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının taraflarca ispatlanması halinde boşanma kararı verilecektir. Ancak bu şekilde kısa süren evlilikler (örneğin 5 ay gibi) sonunda açılacak davalar hassas olarak yürütülmesi gereken davalar olup eşlerin bu süreçte konusunda uzman bir avukatlık bürosundan yardım alması büromuzca tavsiye edilmektedir.

PROTOKOL DÜZENLEME ŞARTI- Anlaşmalı boşanmak isteyen eşler boşanmak isteyen eşlerin durumuna göre tüm hukuki sonuçlar üzerinde uzlaşma içerisinde olduklarını hazırlanacak olan anlaşmalı boşanma protokolü içerisinde bildirmeleri gerekmektedir. Anlaşmalı Boşanma Protokolü anlaşmalı bir boşanma davasında boşanmanın hukuki sonuçlarını düzenleyen ve her iki eş tarafından imzalanması gereken bir tür sözleşmedir. Boşanma sözleşmesi, bir boşanma davasının anlaşmalı olarak sonuçlandırılması için gerekli olan ve boşanacak tarafların velayet, tazminat, soyadı, mal varlıkları, tazminat ,nafaka vs. konularında tarafların talep ve anlaşmalarını içeren son derece önemli bir hukuki metindir.

Düzenlenen Protokolde eşler asgari olarak aşağıdaki hususlarda anlaşmak zorundadır.

a-) Eşlerin şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanma kararı verdiklerine dair iradeleri bulunmalıdır.

b-) Tarafların birbirinden nafaka talebi olup olmadığı, varsa miktarı açıkça yazılmalıdır. Anlaşmalı boşanma davasında taraflar birbirinden nafaka istemezse, hâkim nafaka bağlamaz. Bu nedenle nafaka talebi yoksa, protokole açıkça yazılmalıdır. Nafaka konusunda tarafların sınırsız özgürlüğü

bulunmaktadır, diledikleri gibi anlaşabilirler. Hakim nafakanın azlığı yada çokluğu nedeni ile müdahale edemez. Nafakayı belirleme huşunda eşlerin takdiri esastır.

c-) Eşlerin varsa ev eşyalarına dair anlaşmaları gerekmektedir. Ev eşyalarının hangi eş de kalacağı ayrıntılı düzenlenmelidir. Burada tek tek eşyaların sayılıp dökümünün yapılmasına gerek yoktur. Tarafların "Eşyaları paylaştık birbirimizden eşya ve eşya bedeli isteğimiz yoktur." demesi yeterlidir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, eşya konusunun net çözüme kavuşturulmasıdır. Örneğin; bir buzdolabı konusunda dahi eşler arasında anlaşmazlık olursa artık anlaşmalı boşanma kararı verilemeyecek dava çekişmeli boşanma davası olarak görülecektir.

d-) Varsa müşterek çocukların velayetinin kime verileceği konusunda tarafların anlaşması gereklidir. Velayet şarta bağlanamaz, taraflarda ve mahkemede tereddüt uyandırmayacak şekilde düzenleme yapılmalıdır. Örneğin; velayet 10 yaşına kadar anneye, 10 yaşından sonra babaya verilecek şeklinde bir düzenleme yapılamaz. Velayet kendisine verilen eş çocuk için nafaka istemiyorsa belirtmeli, istiyorsa nafaka miktarı protokole yazılmalıdır. Yine velayet kendisine verilmeyen eşin çocukları ile görüşmesi (şahsi ilişki) konusunda da düzenleme yapılabilir. Velayet kamu düzenine ilişkindir ve bu nedenle hâkim tarafların hazırlayacağı protokolle bağlı değildir. Protokolde değişiklik veya düzenleme yapabilir. Taraflar hâkimce yapılacak düzenlemeleri kabul etmezse, dava çekişmeli boşanma davası olarak devam eder. Örneğin 1 yaşından küçük çocukların ve velayetinin babaya verilmesine dair protokol mahkemelerce kabul edilmemektedir. Müşterek çocuğun velayeti verilmeyen taraf ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması gerekmektedir.

e-)Taraflar birbirinden maddi-manevi tazminat talep ediyorlarsa miktarı protokole yazılmalıdır. Bu konuda talepleri yok açıkça yazılmalıdır. Anlaşmalı boşanma davalarında hakim tazminat miktarını belirlemez. Tazminat miktarını tamamen taraflar özgür iradeleri ile belirler.

f-) Protokolde tarafların düzenlemek istediği başka hususlar var ise onlar da protokole yazılabilir. Örneğin soyadı kullanımı, varsa tarafların müşterek borçların tasfiyesi, müşterek konut veya diğer gayrımenkullerin kimde kalacağı ,evlilik birliği içinde edinilen malların nasıl tasfiye edileceği vs gibi hususlar protokolde düzenlenebilir.Anlaşmalı boşanma davasında düzenlenen protokolde mal paylaşımına dair açık hüküm ve bulunmazsa taraflar boşanma kararı sonrası mal paylaşımı davası açabilirler. Örneğin; anlaşmalı boşanma protokolünde mal paylaşımına dair madde yoksa ve eşlerden birinin adına kayıtlı bir ev varsa, boşanma sonrası eşlerden diğeri eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejimi var ise evin bedelinin yarısını isteyebilir. Bu nedenle boşanma sonrasında yeni davalarla karşı karşıya gelmemek için boşanma protokolü ile mal rejiminin de düzenlenmesi gerekmektedir. Mal rejimi düzenlemesi ileride açılacak davaların, yargılama giderlerinin önüne geçmeyi sağlayacaktır.

g-) Protokol her iki eş tarafından da hür iradeleri ile imzalanmalı mahkeme huzurunda protokol altındaki imzaların kendilerine ait olduğu imza altına alınmalıdır.Protokollerde sıkça yanlış bilinen uygulamaya göre avukatlar da protokolü imzalamaktadır. Boşanan kişi olarak davada taraflar, eştir. Evlilikleri üzerinden verilen karara dayalı olarak protokol düzenleyen ve evlilik üzerine karar alan ise yine eşlerdir. Bu nedenle sözleşmede avukatlar taraf olmadığından protokolü imzalamaları hukuken hatalıdır. Yalnızca eşlerin imzası olmalıdır.

h-)Protokol üç nüsha olarak düzenlenmeli ve ikisi eşlere ve üçüncüsü mahkemeye verilmelidir. Eşler düzenlenen protokol maddesinin sonunda protokolün 3 nüsha olarak düzenlediğini mutlaka belirtmelidir.

Hakim açılan davada tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması halinde boşanmaya karar verir.Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini

göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri de yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde yine boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.

Anlaşmalı Boşanma Davasında bilinmesi gereken diğer hususlar.

Öncelikle Tek celsede boşanmak isteyen kişiler açısından açılması gereken boşanma davası türü;Anlaşmalı boşanmadır. Anlaşmalı boşanma davası açarak gerekli prosedürlerin etkin bir şekilde işletilmesi ile tek celsede boşanma gerçekleştirilmesi mümkündür.

Taraflardan biri duruşmaya gelmezse veya gelip de anlaşmalı boşanma istemediğini beyan ederse veya taraflar arasında daha önceki şartlarda anlaşmazlık çıkarsa davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edilir. Örneğin; protokolde eş için aylık 2000-TL nafaka belirlenmişken, nafaka alacaklısı eş aylık 2.500-TL nafaka isterse ve diğer eş de bu durumu kabul etmezse artık dava çekişmeli boşanma davası olarak devam edecektir.

Anlaşmalı boşanma davasında mahkemece karar verildikten sonra nafaka istenmesi:Anlaşmalı boşanma davasında kendi için nafaka istemeyen eş, sonradan nafaka talebinde bulunamaz. Müşterek çocuk için ise durum farklıdır. Velayet hakkı kendisinde olan eş, anlaşmalı boşanma davasında çocuklar için nafaka talep etmemiş olsa da sonradan dava açıp şartların değiştiğini ve çocuk için nafaka isteyebilir. Örneğin; velayet kendisinde olan anne, boşanma sırasında çalışmaktadır ve aylık sabit maaşı vardır, anlaşmalı boşanma sonrası işten çıkarılırsa ve maddi zorluğa düşerse çocuklar için nafaka talep edebilecektir. Bir diğer örnek ise; velayet hakkı kendisinde olan anne, müşterek çocuklarının babasına yüklü bir miras kaldığını öğrendiğinde, babanın koşulları değiştiği için çocukları için nafaka isteyebilecektir.

Anlaşmalı boşanma davasında karar verildikten sonra tarafların bir üst makama başvurma hakkı:Anlaşmalı boşanma kararı verildikten sonra, bu karar için bir üst kanun yoluna başvurmakta genelde hukuki yarar yoktur. Mahkemece tarafların talepleri gibi karar verilmiştir. Anlaşmalı boşanma kararının uygulamada en sık görülen istinaf nedeni, tehditle anlaşmalı boşanmaya zorlanma halidir. Örneğin; anlaşmalı boşanma yok ise, boşanma talep eden tarafa karşı maddi olarak hiçbir destekte bulunulmayacağı gibi tehditler bulunmaktaysa, bu durumun ispatı sıkıntılı olmakla birlikte ispat edecek yeterli delili bulunan taraf tehditle anlaşmalı boşanmaya zorlandığını ileri sürerek, anlaşmalı boşanma kararının bozulması için bir üst kanun yoluna başvurabilir.

Avukatsız Anlaşmalı Boşanma (Dilekçesi) Nasıl Olur?

Dilekçede davayı açan kişinin isim, soy isim ve adresi ile birlikte TC kimlik numarası belirtilmelidir, aynı şekilde davalı eşin de tüm kimlik bilgileri yazılmalıdır. Dilekçe metninde tarafların anlaşmalı boşanma yoluyla boşanma davası açtığını belirten ibare bulunmalı ve ekinde anlaşmalı boşanma protokol örneği sunulmalıdır. Dava dilekçesinde davacının ıslak imzası mutlaka bulunmalıdır.

Anlaşmalı Boşanma Protokolü Geçerlilik Süresi Ne Kadardır?

Taraflarca düzenlenen protokol, tarafların maddeler üzerinde mutabık olduğu vakte kadar geçerliliğini korumaktadır. Protokolün geçerliliğine dair herhangi bir süre öngörülmemiştir. Protokol düzenlendikten 5 sene sonra dahi mahkemeye sunulabilir.

Anlaşmalı Boşanma iradesinden dönülebilir mi?

Taraflar anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesine kadar anlaşmalı boşanma iradesinden dönebilir, anlaşmalı boşanma davasına itirazda bulunabilir, karara itiraz yolunu kullanabilir. Kişi, anlaşmalı boşanma davası kararından memnun değil ise dilekçe sunarak iptal edilmesini talep edebilir.

Anlaşmalı Boşanmada İleri Tarihli Taahhüt Verilebilir Mi?

Protokolde hukuka uygun olması halinde ileri taahhütte bulunulması mümkündür. Örneğin; taraflar tazminat konusunda anlaşmış ve tazminatın ödenmesi konusunda kararın kesinleşmesinden itibaren 15 gün içerisinde ödeneceği belirtilebilecektir.

Anlaşmalı Boşanma davalarında görevli ve yetkili mahkeme neresidir?

Anlaşmalı boşanma davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise taraflardan herhangi birinin son altı ay içinde ikametgahları mahkemesidir. Örneğin eşlerden birinin Ataşehir, Kadıköy,Üsküdar, Bostancı , Kartal ,Ümraniye’de oturması halinde yetkili mahkeme Anadolu Adliyesidir. Ancak çok hızlı ve acele olarak boşanmak isteyen taraflar yetki itirazında bulunmayacaklarından ülkenin daha küçük ve iş yükünün az olduğu adliyelerinde boşanma davası açarak aynı gün içinde dahi kararı kesinleştirerek yeni kimliklerini alabilmektedir. Örneğin İstabul’a yakın Çatalca , Malkara, Keşan adliyelerinde boşanma davası açılabilmektedir.

Anlaşmalı Boşanma davalarında avukat gerekli midir?

Anlaşmalı boşanma davalarında avukat bulundurulması zorunlu değildir. Hatta el yazısı ile dahi hazırlanacak dilekçe ile dahi dava açılabilecektir. Hatta ülkemizde çoğu kişi avukat hizmetinden yararlanmamak adına İnternet üzerinden bulmuş olduğu protokol örneğini kendilerine uyarlayarak hazırlamakta ve mahkemeye sunmaktadır. Ancak bu yöntem hukuki kayıplar meydana getirmektedir. Anlaşmalı boşanma davası sonuçlanıp kesinleşmesi sonrasında dava açma hakkı olmadığından mağduriyetlere neden olmaktadır. Evlilik birliğinden gelen haklarını bilmeden hareket eden eşler dava bitiminde pişmanlık duymaktadır. Sonuç olarak her evlilik farklı olduğundan boşanma dosyalarında da farklılıklar olacaktır. Alelade hazırlanan protokol örneği, her çifte uygun olmayacaktır.

Kişi, kanundan doğan haklarını bilmeden dava açar ise elbette davayı açmadan kaybetmeye mahkum olacaktır. Bu nedenle kişiler en azından avukattan vekillik hizmeti alabilecek durumda değilse dahi mutlaka konusunda uzman bir avukat veya avukatlık ofisinden danışmanlık hizmeti alarak iş bu davaları açmasında fayda bulunmaktadır.


#Anlaşmalı Boşanma #Protokol Şartı

Yol Tarifi